Bakın insanlar, ben, “bana kendinden bahseder misin?” diyen hiç kimseye kendimden bahsetmem. Hatta kimseye kendimden bahsetmem. Otobiyografisi olmayan bir insanım ben. İnsanın ruhunu meydana döktürmenin yolları vardır. Benim ruhumu meydana döktürmenin bir yolu da elbet vardır. Bu yolu bulamamış olmanızın iki sebebi olabilir: Birincisi ve kuvvetle muhtemel olanı, ruhumla ilgilenmiyor oluşunuzdur. İkincisi ise, bir insanın ruhu ile ilgilenmeyecek kadar yüzeyselsinizdir, klişenin konforunu tatmış ve ona teslim olmuşsunuzdur. Dudağımdaki ruj, ruhumdaki yarıklardan dışarıya sızan ışık parçacıklarını görmenizi, hissetmenizi engelleyecek kadar değerlidir sizin dünyanızda. Bayım, benim bir ruhum vardır evet… Ama siz onu göremezsiniz; çünkü körsünüz! Çünkü bayım, bedenimin içine girmekle daha çok ilgileniyorsunuz. Çünkü ruhuma sızmak size haz vermiyor. Çünkü bayım, bir insanın ruhuna sızmanın yaşattığı hazzı hiç tatmamışsınız. Çünkü; bir bedenin içine sızmanın yaşattığı hazdan ziyadesini yaşamamışsınız.