Hayatın ta kendisidir iç bulandırıcı detaylar… Doktor, bir kusmuktur hayat; kusmuğun partikülleridir insanlar. Kusarsın, gırtlağın yanar, gırtlağın kanar asitten; asit kusarsın içinde hiç insan kalmadığından. Tüm bedenin titrer, gücün tükenmiştir. Yaşarsın kusar gibi; yanar gırtlağın her soluk alışında, vermek istemezsin soluğunu boşluğa, geçtiği her yeri kanatacağını bilirsin, istemezsin kokmak kan: Kan kokusu ağırdır, başını döndürür. Ruhun titrer, tenin kavrulur doktor, tenin sıkıştırıp boğar seni. Tenine sığamazsın doktor iç bulandırıcı detaylar yüzünden; bir çizik atmak istersin bedenine, biraz uzaklaşmak için boğulma hissinden. Bedenine açtığın yaralardan fışkırırsın dış dünyaya, kimse görmez doktor, yine de kimse görmez seni. Kendini kusarsın gayrimeşru ve hatta illegal bir biçimde insanlığın yüzüne yüzüne, seni görmezler, illegali görürler doktor. İllegal biçimde yaşarsın kusmuk tadında hayatı; küfredersin ilham kaynağına; küfreder, küfreder, küfredersin yüzdürdüğü için seni kusmuk denizinde. Küfredersin kelimelere doktor, küfredersin yeterince yeterli oldukları halde anlaşılamamış olmalarına. Başka dilde kusmak istersin. Sonra geçer bu istek. Hangi dilde kussan aynı yanar gırtlağın hayatın partiküllerinin tanıklığında. Hangi dilde boğulsan aynı ölürsün doktor bir başına.